Çorlu Tren Katliamı: “Ulaştırma Bakanlığı’nın Hiç Mi Suçu Yok?”

8 Temmuz 2018’de Tekirdağ’ın Çorlu ilçesinde meydana gelen ve 7’si çocuk 25 kişinin hayatını kaybettiği, 328 kişinin yaralandığı tren kazasının 6. yıl dönümü.

Katliamda 9 yaşındaki oğlu Oğuz Arda Sel’i kaybeden Mısra Öz Çorlu Tren Katliamı ve Ankara Yüksek Hızlı Tren kazalarında TCDD Genel Müdürlüğü yapan İsa Apaydın katliamda sorumlu tutulmamasını hatırlatıp adalet talebini yineledi.

Adaletin yerini hala bulamadığın ı belirten Öz, “Bugün İsa Apaydın, 25 kişinin ölümünden bir kez olsun sorgulanmazken, kurmuş olduğu şirket üzerinden 35 kamu ihalesi alıp, ihale rekortmeni olabiliyorsa bunu biraz sorgulamak gerekir. Biz davamızın ve bu olayın yaşanmasına sebep olan kararlara imza atan kişinin de yargı önünde hesap vermesini istiyoruz” dedi.

ANMA ETKİNLİKLERİ DÜZENLENECEK

Adalet arayışı sonucunda 25 Nisan’da Çorlu 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmada, 4 sanığa “bilinçli taksirle ölüme ve yaralanmaya neden olma” suçundan, 5 sanığa ise “taksirle ölüme ve yaralanmaya neden olma” suçundan hapis cezası verildi. Ancak dönemin TCDD Genel Müdürü İsa Apaydın bu süreçte sorumlu tutulmadı.

Çorlu Tren Katliamı’nın yıl dönümünde Edirne’nin Uzunköprü ilçesi ve Tekirdağ’ın Çorlu ilçesinde anma etkinlikleri düzenlenecek.

“ULAŞTIRMA BAKANLIĞI’NIN HİÇ Mİ SUÇU YOK?”

Mısra Öz, “Çorlu tren katliamı davası, tüm açıklığı ile ortada olan bir davaydı. Ne yazık ki savcıların TCDD üst yönetimine ellerinin hiç uzatamadığı bir dosya olarak kaldı.” dedi.

Öz “Ulaştırma Bakanlığı’nın hiç mi suçu yok?” sorusunu da gündeme getirerek, “Öncelikle dönemin TCDD Genel Müdürü olan İsa Apaydın’ın 25 kişinin öldüğü bir olayda bir kez olsun sorgulanmaması adaletin eşitliği konusunda normal olabilir mi? Ulaştırma Bakanlığı’nın hiç mi suçu yok?” diye sordu.

“ÜLKEMİZ SOSYAL CİNAYETLER ÜLKESİ”

Cezasızlık politikalarının yandaşlığa ve liyakatsizliğe cesaret verdiğini belirten Öz, “Bugün İsa Apaydın, 25 kişinin ölümünden bir kez olsun sorgulanmazken, kurmuş olduğu şirket üzerinden 35 kamu ihalesi alıp, ihale rekortmeni olabiliyorsa bunu biraz sorgulamak gerekir. Biz davamızın ve bu olayın yaşanmasına sebep olan kararlara imza atan kişinin de yargı önünde hesap vermesini istiyoruz. Ve son olarak ülkemiz ne yazık ki sosyal cinayetler ülkesi. Ve toplum olarak çabuk unutuyoruz. Yaşanan katliamları unutmayalım. Acı da mücadele de bizim bunun farkındayız ama yarın bizim tarafımızda ses yükseltecek olanın da kim olduğu bilinmiyor. Çünkü bu cezasızlık politikası, liyakatsizliğe, para hırsına, yandaşlığa cesaret veriyor. Olan ölen ve ölenin arkasında yarım kalana oluyor.” dedi.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir